Bana göre 'entel' kelimesi her şeyi bildiğini zannedip aslında hiçbir şey bilmeyen kişiyi ifade eder ve böyle biri olsa olsa sayıklayacağından; bu site de bir entelin sayıklamalarından oluşur. Entel benim, yazılar da yazıldığı anda aklıma gelen uçuk kopuk ifade biçimleri. Yine de okursanız memnun olurum.
5 Ekim 2011 Çarşamba
Elma Cafe'de 2. Sınıf Muamele!
Bu blogu daha çok beni zaten tanıyanlar okuyor, dolayısıyla spastik engelli olduğumu da biliyorlar. Başıma engelli olmamdan ötürü bir sürü olay geldi. Çoğunu kimse bilmez, zaten üzerinde durulmayacak durumlardır. Ama bundan sonra, bazı uç olayları buraya yazacağım. Çünkü bunlar öncelikle insanlığıma yapılmış saldırılardır ve bunları sadece benim başıma geldiği için değil, diğer insanların da öğrenmesi için ifşa edilmelidir. Ayrıca bu ifşa ile toplum içinde engellilere karşı bir farkındalık oluşturulmalıdır.
Bu akşam (5.10.2011 Çarşamba) bir kız arkadaşımla saat 19.20'de Beşiktaş, Çarşı içinde bulunan Elma Cafe'de buluştuk. Daha arkadaşımı görüp yanına giderken, bir garson beni engelleyip dışarı çıkarmaya çalıştı. Beni herhalde satıcı veya başka biri sandı. (Kıyafetim de gömlek, kot ve polardan oluşuyordu. İşten çıkıp gitmiştim hatta.) Bu olay başlı başına bir fiyasko olmasının yanında, bayan arkadaşımın yanında olmasından ötürü ses çıkarmadım. Şef garsonun araya girmesiyle olay kapandı. Bence asıl fiyasko bundan sonra oldu. Özür dilemek için, bana değil bayan arkadaşıma gelindi ve ondan özür dilendi. Sanki hata bana yapılmamış, arkadaşıma yapılmış gibi. Bir nevi geri zekalı muamelesi ki bu durumu çok yaşamışımdır.
Bu, bana 2. sınıf insan muamelesi göstermektedir. Terbiyem gereği, yanımda bayan varken münakaşaya girmem, şovlardan hiç hoşlanmam, çevredeki insanların da keyfini bozmam. Ama bu, bana yapılan muameleyi hoş gördüğüm anlamına gelmez. Yapılan muamele ile ilk başta olan çirkin hatayı daha da büyütmüşler, üstelik bence kişiliğime hakaret etmişlerdir.
Bu kadar nezih bir cafe/pub'da, böylesi çirkin bir olar karşılaşacağım hiç aklıma gelmezdi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Merhaba Artun Bey,
Öncelikle blogunuzu büyük bir saygıyla okuduğumu bilmenizi isterim. Bu blogu oluşturmaktaki amacınızı takir ediyor, yaşanmasını hiçbirimiz istemesekte sıklıkla maruz kalınan tatsız olayların azalması için bu olayların üzerine gitme ve sesinizi birçok kişiye duyurma arzunuz için sizi canı gönülden tebrik ediyorum.
Ben Temel Fındıkçı, Elma Cafe'nin işletmecisiyim. Öncelikle titizlikle üzerinde durduğumuz müşteri memnuniyeti amacımızı doğru bir biçimde tatbik edemediğimiz için sizden şahsım ve işletmecisi olduğum bu mekandaki tüm sorumlu bireyler adına özür diliyorum.
Bilmenizi isterim ki bu hadise, asla sizin kişiliğinize, görünüşünüze ya da engelli olmanıza karşı uygulanmış bir tutum değildir.
Bugüne kadar Elma Cafe kültüründe olmasına asla müsade etmeyeceğimiz bu gibi olayların bundan sonra da yaşanmaması için ne gerekirse yapacağımızı size garanti ederim. Biliniz ki blogunuzda yazdığınız bu talihsiz olay tamamen bir yanlış anlaşılmanın sonucudur.
Size bu konudaki üzüntümüzü yüzyüze belirtmek ve gönlünüzü almak isterim. Bunun için sizi Elma Cafe'ye davet ediyorum. Umarım davetimi geri çevirmezsiniz. Sizi burada görmekten büyük mutluluk duyacağım.
Saygı ve sevgilerimle,
Temel Fındıkçı
merhaba,
Blogunuzda bahsettiğiniz olay asla kabul edilemez. Ayrıca bu blogu açma amacınız için bende sizi tebrik ederim.
Bende elma cafe ye yıllardır giderim ve bu olayın kasıtlı olarak yapıldığını düşünemiyorum bile!
Muhakkak bir yanlış anlaşılma veya o an başka birşey olmuştur diye düşünüyorum.
Bence size kendilerini anlatmaları için bir şans daha vermelisiniz.
Yorum Gönder